Yeni Yasa Tasarısında Gelir Vergisi Tarifesindeki Değişikliğin Kanunların Geriye Yürümezliği İlkesi Açısından Değerlendirilmesi Bilindiği üzere geçtiğimiz günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) vergi ile ilgili pek çok konuda değişiklik ön gören bir yasa tasarısı sunuldu. Bu yasa tasarısı içerisinde özellikle Motorlu Taşıtlar Vergisinin %40 oranında artırılması çok tartışıldı. Yine aynı yasa içerisinde Gelir Vergisi tarifesi içinde bir düzenleme yer alıyor. Fakat bu düzenleme çok fazla gündeme gelmedi. Düzenleme Gelir Vergisi tarifesinin üçüncü dilimindeki gelirler için uygulanan %27 oranını %30’a çıkarıyor. Bu uygulama ücretliler için 01.01.2018 tarihi itibariyle geçerli olacak. Diğer gelirliler için 01.01.2017 tarihi başlangıç kabul ediliyor. Yani diğer gelirliler 2018 Mart ayında verecekleri beyannamelerini yeni düzenlemeye göre verecekler. Burada vergi kanunlarının geriye yürümezliği ilkesi ile ilgili bir sorundan söz etmek mümkündür. Çıkartılan bir vergi kanunu kural olarak geriye yürümez. Bu kural aynı zamanda yürütme organının sahip olduğu yetkileri kullanma noktasında yaptığı düzenlemeler için de geçerlidir. Kanunların geriye yürümezliği ile ilgili olarak iki türden bahsedilebilir. Bunlar, kanunların gerçek geriye yürümesi ve gerçek olmayan geriye yürümesidir. Bu ayrım ilk kez Federal Alman Anayasa Mahkemesi tarafından 1960 yılında yapılmış ve literatürde yerini almıştır. Gerçek geriye yürüme, bir vergi yasasının eski yasa döneminde tamamlanmış ve hukuki sonuçlarını ortaya çıkarmış hukuksal durum ve vakalara uygulanmasıdır. Gerçek olmayan geriye yürüme ise, yeni bir vergi yasasının veya yasal bir düzenlemenin önceki yasa yürürlükte iken başlamakla birlikte henüz sonuçlanmamış hukuksal durum ve vakalara uygulanmasıdır. Bu tanımlamalar çerçevesinde doktrinler ve yargı kararları gerçek geriye yürümeyi hukuka aykırı, gerçek olmayan geriye yürümeyi ise hukuka uygun bulmaktadır (Çağan, 1982:182). Ancak bu kabul gören anlayışı istisnasız kabul etmek doğru değildir. Zira burada bakılması gereken gerek gerçek gerekse gerçek olmayan geri yürümelerde bireylerin hukuki güvenliklerine herhangi bir zararın verilip verilmediğidir. Dolayısıyla hali hazırda kabul gören gerçek olmayan geriye yürüme ilkesi çerçevesinde geriye yürütülen bir kanun bireylere ek mali yükümlülük getirir veya ölçülülük ilkesine aykırılık teşkil ederse hukuki güvenlik sarsılmış olacaktır. Yeni düzenlemenin uygulanması ile ilgili olarak çarpıcı nokta söz konusu düzenlemenin ücretliler dışındaki diğer gelirliler üzerinde gerçek olmayan bir geriye yürüme sonucu ek bir mali yükümlülük getireceğidir. Dolayısıyla bu hususların göz önünde bulundurularak gerekli düzenlemelerin yapılması önem arz etmektedir. Kaynak: Çağan, N(1982), Vergilendirme Yetkisi, Kazancı Hukuk Yayınları, İstanbul.
Kaynak: www.MuhasebeTR.com papatya residence mali müşavir, beylikdüzü mali müşavir, beykent mali müşavir, büyükçekmece mali müşavir, beykent muhasebe, beylikdüzü muhasebe , beylikdüzü şirket kuruluş, beykent şirket kuruluş,
|
1076 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |